October 8, 2010

Yıldızlara izin...

Burada hayat erkenden başlıyor...sabah 4 sularında, tapınaktan çan sesleri duymaya başlıyorum...6 dan itibaren yoldan bisikletleri ile geçen satıcı sesleri ile biraz daha ayılmaya çalışıyorum, zaten sabah 8 oldu mu, eğer hala uyanmadıysam, kendimi geç kalmış hissediyorum.
Hava karardı mı da, artık saatin kaç olduğunu farketmiyorum, çünkü burada benim alıştığım gibi, her yerde sokak lambaları yok. Ana sokaklar  aydınlık ama ara sokaklarda cep telefonları fenere dönüşüyor yürüyenler için.

Hal böyle olunca da, gökyüzü her zaman daha aydınlık, sanki hep daha yakın..yıldızlar daha parlak...burada insanlar ay ve yıldızların kendilerini aydınlatmalarına izin veriyorlar. Göğü delen gökdelenlerin, alışveriş merkezlerinin havalı ışıkları yok burada...burada şimdilik yıldızlara izin var. gökyüzü de bana daha yakın.